Eklenme Tarihi: 7/8/2021
Orta yaşlardan sonra hepimiz yavaş yavaş vücudumuzda bir takım yaşlanma belirtileri fark ederiz. Bu belirtilerin kendilerini en çok gösterdikleri yerlerden biri de yüzümüzdeki kırışıklıklar, ince çizgiler ve deri sarkmalarıdır. Aslında, bunlar yalnızca orta ve ileri yaşlı kişilerde değil, ani ve aşırı kilo veren, cildine iyi bakmayan, yeterince su tüketmeyen ya da çok kuru cilde sahip olan, daha genç kadın ve erkeklerde de karşılaştığımız şeylerdir. Her ne sebepten kaynaklı olursa olsun, sarkık bir cilt sizi olduğunuzdan çok daha yaşlı ve yorgun gösterecektir.
Bu can sıkıcı durumdan kurtulmak ise sandığınız kadar zor değil. Yüz germe ameliyatı ile cildinizde mucizevî bir değişime tanıklık edebilirsiniz. Günümüzde sadece kadınlar tarafından değil, erkekler tarafından da tercih edilen bu cerrahi operasyon sayesinde, hastalarımızı 10 yaş kadar gençleştirebiliyoruz.
Yüz gençleştirme için ameliyat dışında; botoks, dolgu, lazer, hücresel tedavi ve çeşitli cilt bakım tedavileri gibi medikal yöntemler de kullanılmaktadır. Bu tedavilerin hepsi, tam donanımlı bir klinik veya hastanede, işini bilen bir doktor tarafından yapıldığı sürece başarılı sonuç veren uygulamalardır. Ancak hiçbiri yüz germe operasyonu gibi yıllarca kalıcı ve yüzde yüz etkili değildir. Çoğu hasta cerrahi bir prosedür olduğundan yüz gerdirmekten korkar ve ilk önce diğer yöntemlere yönelir. Ancak bu saydığımız uygulamalar, ortalama 6 ay-1 yıl içerisinde etkilerini yitirir ve tekrarlanmaları gerekir. Bu durumdan sıkılan hastalarımız, en sonunda kesin çözüm arayışına girerek yüz germe ameliyatını seçmektedir.
Estetik kaygılarla veya mecburi sebeplerle, yüz germe ameliyatı yaptırmak isteyen her hasta, prosedürün nasıl ilerlediğini merak etmektedir. Aslında, yüz germe ameliyatı çok komplike bir işlem değildir. Günümüz teknolojileriyle, ameliyat ve iyileşme süreci, hastalar için mümkün olduğunca acısız ve hızlı bir şekilde ilerletilmektedir.
Yüz germe operasyonundan önce detaylı bir muayene yapılarak, hastanın yaşı, cinsiyeti, cilt yapısı gibi özellikleri gibi değerlendirilir. Yüz germe operasyonu, yalnızca yüz derisinin gerilerek sıkılaştırılmasından ibaret değildir. İyi bir sonuç elde etmek için, sadece cilde değil, cilt altındaki gevşemiş doku ve kaslara da müdahale edilmesi şarttır.
Klasik yüz germe ameliyatlarında, ameliyat kesisi kulak arkasına açılır. Bu kesi, tamamen iyileştikten sonra çok küçük bir iz olarak kalır ve karşıdan fark edilmesi oldukça güçtür. Endoskopik yüz germe işleminde ise, kullanılan özel alet ve mikro kameralar sayesinde büyük bir ameliyat kesisine ihtiyaç kalmaz. Dolayısıyla, endoskopik yüz germe sonrası ameliyat izi olmaz.
Yüz germe ameliyatı, yüzün tamamına uygulanabileceği gibi, hastanın ihtiyacına göre yalnızca orta kısımlara ya da çene-gıdı bölgesine de uygulanabilmektedir. Bu uygulamalar midi ve mini yüz germe olarak adlandırılmaktadır. Yüz germe ameliyatı daha etkili bir sonuç için sıklıkla boyun germe operasyonu ile kombine şekilde gerçekleştirilir. Ameliyattan sonra hastalarımız gerçekten en az 10 yaş gençleşmiş, taptaze ve sımsıkı bir cilde sahip olmaktadır. Hastaların neredeyse hepsi, ameliyattan sonra özgüvenlerinin arttığını ve sosyal yaşamlarında daha mutlu birer birey haline geldiklerini belirtmektedir.
Konsültasyon ve tedavi için Prof.Dr.Selçuk İnanlı klinik ile iletişime geçebilirsiniz.